33 Sure. Ahzab Suresi 23. Ayet Meali, Ahzab 23, 33:23. Mü’minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.
Spreadthe loveHz. ti İmamı Ali tarafından tertip olunan Bu Celelutiye duası okunuşu fazileti virdi. Esmai ilâhiyyenin Süryani lisanında toplanmış olduğu bir duadır. İçinde ismi azamin olduğu rivayet edilir. Celcelutiye hakkında bir çok yazılar arab- ca ve Türkçe olarak neşrolunmuştur. Bu duaların düzeltilmişi bundan 50 yıl evvel Mecmuatül ahzap isimli eserde
DiyanetVakfı Meali: Ahzab Suresi 21. Ayet Meali, Ahzab 21, 33:21 Andolsun ki, Resûlullah, sizin için, Allah´a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah´ı çok zikredenler için güzel bir örnektir. Nur Suresi; 25 - Furkan Suresi; 26 - Şuara Suresi; 27 - Neml Suresi; 28 - Kasas Suresi; 59 - Haşr Suresi; 60 - Mumtehine
Bahsekonu olan, ne Nur Suresi’nin 30 ve 31. ayetlerinde ve nede Ahzap Suresi’nin 59. ayetinde türban gibi bir örtüden bahsedilmemektedir. Bu ayetlerin meali bizzat din adamları tarafından bilerek çarpıtılmaktadır. Sanki İslamlığı yeni kabul ediyormuşuz gibi bir hava estiriliyor ülkemizde. Biz 1500 yıllık Müslüman bir
KURANI KERİM TÜRKÇE MEALİ (ELMALILI MUHAMMED HAMDİ YAZIR) 33-AHZAB: 1 - Ey peygamber! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara itaat etme. 31 - Yine sizden her kim Allah'a ve Resulü'ne boyun eğer, salih bir amel işlerse, ona da mükâfatını iki kat veririz. 59 - Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin
tmyR. Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır. Vekul lilmu/minâti yaġdudne min ebsârihinne veyahfazne furûcehunne velâ yubdîne zînetehunne illâ mâzahera minhâs velyadribne biḣumurihinne alâ cuyûbihinnes velâ yubdîne zînetehunne illâ libu’ûletihinne ev âbâ-ihinne ev âbâ-i bu’ûletihinne ev ebnâ-ihinne ev ebnâ-i bu’ûletihinne ev iḣvânihinne ev benî iḣvânihinne ev benî eḣavâtihinne ev nisâ-ihinne ev mâ meleket eymânuhunne evi-ttâbi’îne ġayri ulî-l-irbeti mine-rricâli evi-ttifli-lleżîne lem yazherû alâ avrâti-nnisâ-/is velâ yadribne bi-erculihinne liyu’leme mâ yuḣfîne min zînetihinnec vetûbû ilaAllâhi cemî’an eyyuhâ-lmu/minûne le’allekum tuflihûneİnanan kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar ve açığa çıkanlardan, görünenlerden başka ziynetlerini göstermesinler ve örtülerini, göğüslerini örtecek bir tarzda omuzlarından aşağıya doğru salsınlar; kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babasından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut Müslüman kadınlardan, yahut kendi malları olan kölelerden, yahut erkeklikten kesilmiş veya kudreti olmayan erkek hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların gizli hallerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başka erkeklere ziynetlerini göstermesinler; gizledikleri ziynetler, bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar ve tövbe edin hepiniz Allah'a ey inananlar da kurtulun, erin âyet de yukarda anlatılan olay üzerine vahyedilmiştir. "Hicab âyeti" diye anılır. Mü’min kadınlara da söyle “Gözlerini kasıtlı ve şehvet uyandırıcı, cilveli bakışlardan kaçındırsınlar ve ırzlarını-namuslarını korusunlar; ziynetlerini cezbedici şekilde süslerini açığa vurmasınlar; ancak kendiliğinden görünen toplum hayatında tabii olarak açılması gereken yerler hariçtir. Gereğince kapansınlar Ve bunun için başörtülerini genel dış giysileriyle birlikte yakalarının üzerine salsınlar. Süslerini, kendi kocalarından, ya da babalarından; kocalarının babalarından, ya da kendi oğullarından; ya da kocalarının oğullarından üvey çocuklarından, ya da kendi kardeşlerinden, ya da kardeşlerinin oğullarından; ya da kız kardeşlerinin oğullarından, ya da kendi hizmetçi kadınlarından, ya da sağ ellerinin altında bulunan evlerindeki sürekli ve güvenilir erkek yardımcılardan, ya da kadına ihtiyacı olmayan arzusuz veya iktidarsız ihtiyar insanlardan; ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Kadınlar ve kızlar Gizledikleri süsleri bilinsin, takındıkları ziynetleri fark edilsin veya vücut hatları dikkat çeksin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Kırıtarak yürümesinler. Hep birlikte Allah’a tevbe edin ey mü’minler, umulur ki felah bulup huzura ve kurtuluşa erişirsiniz.”İnanan kadınlara da söyle, onlar da gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffet ve namuslarını korusunlar, süslerini göstermesinler, elde olmayarak açığa çıkan ve görünen kısımları hariç, cazibe ve güzelliklerini açığa vurarak dikkat çekmesinler ve bunun için başörtülerini, göğüsleri üzerine sarkıtsınlar ki, boyun ve gerdanlarından birşey görünmesin. Allah'ın açılmasını haram kıldığı, gizli zinet yerlerini yani cazibe ve güzelliklerini kocalarından, babalarından, kayınpederlerinden, oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin oğulları ya da kız kardeşlerinin oğullarından veya müslüman kadınlardan veya yasal olarak sahip oldukları köle, cariye gibi kimselerden veya erkeklikten kesilmiş yemek isteyip karın doyurmaktan başka birşey düşünemeyen kadınlara meyil ve şehvet ihtiyacı olmayan erkeklerden veya kadınların mahrem yerlerine henüz ilgi duymayan çocuklardan başka kimselere açıp göstermesinler. Yürürken gizli görkem ve güzelliklerini belli edecek, tahrik edici bir yürüyüşle yürüyerek ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü'minler! Hepiniz topluca, günahkarca davranışlardan dönüp, Allah'a yönelin ki, dünya ve ahiret mutluluğunu elde kadınlara da söyle Hain bakışlardan sakınıp, zerâfetlerini koruyarak önlerine baksınlar. Namus ve iffetlerini muhafaza etsinler, bellerine sahip olsunlar. Açık olması zaruri olan yerleri el ve yüzleri hariç, cezbedici güzelliklerini göstermesinler. Başörtülerini, gerdanlarını, gerdanlıklarını açıkta bırakmayacak şekilde göğüslerinin üzerine sarkıtarak örtsünler. Zînetlerini, cezbedici güzelliklerini yalnızca kocalarının, babalarının, kocalarının babalarının, oğullarının, kocalarının oğullarının, erkek kardeşlerinin, erkek kardeşlerinin oğullarının, kız kardeşlerinin oğullarının, hemcinsleri olan kadınların, meşrû şekilde sahip oldukları, üzerlerinde meşrû hakları ve otoriteleri, kendileriyle düzgün insanî münasebetleri olan câriyelerin, kadına ihtiyacı kalmamış cinsî güçten düşmüş erkek hizmetkârların, yahut henüz kadınların mahrem yerleriyle ilgilenmeyen, farkında da olmayan çocukların yanında açabilirler. Gizlemekte oldukları güzellikleri, takıları anlaşılsın diye ayaklarını yere vurarak erkekleri tahrik etmesinler. Ey mü'minler, hepiniz birden günah işlemekten vazgeçip Allah'a itaate yönelerek tevbe edin ki, kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa Kur’ân-ı Kerim, 35/59; Ruhu’l-Beyan, 2/763. İmam Azam “nisâihinne”yi bütün kadın cinsi olarak kadınlara da söyle gözlerini haramdan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Kendiliğinden görünenler dışında süslerini göstermesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar [4]. Süslerini kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babalarından, yahut oğullarından yahut kocalarının oğullarından, yahut kardeşlerinden, yahut kardeşlerinin oğullarından, yahut kızkardeşlerinin oğullarından, yahut kadınlarından, yahut ellerinin altındakilerden köle ve cariyelerinden, yahut erkeklerden kadına ihtiyaçları olmayan ele bakıcılardan dilenci, hizmetçi yahut henüz kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri süslerinin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki kurtuluşa boyunlarını ve göğüslerini kadınlara söyle 'Gözlerini harama çevirmekten kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Baş örtülerini, yakalarının üstünü kapatacak şekilde koysunlar. Süslerini, kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan arzusuz veya iktidarsız hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz.'Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, zinetlerini süslerinin takılı olduğu boğaz, baş, gerdan, kol, bacak ve kulakları gibi yerlerini açıb göstermesinler. Ancak bunlardan görünmesi zaruri olan yüz, eller ve ayaklar müstesnadır. Baş örtülerini yakalarının üzerine koysunlar göğüs ve boyunlarını göstermesinler. Zinetlerini ve süs yerlerini ancak şu kimselere göstersinler gösterebilirler. Kocalarına, yahud babalarına, yahud kocalarının babalarına, yahud kendi oğullarına, yahud kocalarının başka anadan olma oğullarına, yahud kendi erkek kardeşlerine, yahud erkek kardeşlerinin oğullarına, yahud kız kardeşlerinin oğullarına, yahud müslüman kadınlarına, yahud ellerindeki cariyelere, yahud şehvetsiz ve kadına ihtiyacı olmıyan sırf yemek peşinde koşan uyuntu kimselere, yahud henüz kadınların gizli yerlerinin farkına varmamış olan erkek kadın münasebetini bilmiyen çocuklara. Gizledikleri zinetleri bilinsin diye, ayaklarını da yere veya birbirine vurmasınlar erkekleri kendilerine meyil ettirmesinler. Ey müminler! Hepiniz Allah'a tevbe edin ki, dünya ve ahiret saadetine kadınlara da de ki Bazı bakışlarını kıssınlar, ırzlarını korusunlar, görünmesi gereken hariç, diğer süslerini göstermesinler, başörtülerini elbiselerinin yırtmaçları üzerine sarkıtsınlar. Süslerini, ancak kocalarına veya babalarına veya kocalarının babalarına veya oğullarına veya kocalarından olan üvey oğullarına veya kardeşlerine veya kardeşlerinin oğullarına veya kızkardeşlerinin oğullarına veya kendilerinden olan mümin kadınlara* veya cariye ve kölelerine veya kadınlara ihtiyaç duymayan, evlerde dolaşan erkek fakir ve ihtiyarlara veya kadınların mahrem yerlerinin farkına varmayan çocuklara gösterebilirler, başkasına sakın göstermesinler..* Kâfir kadınlara kadınlara da, gözlerini haramdan sakınmalarını ve namuslarını korumalarını söyle! Görünmesi zorunlu olanlar dışında, ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar. Kocaları, babaları, kayınpederleri, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mümin kadınlar, ellerinin altında bulunanlar; erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi ve tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık özelliklerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar. “Ey müminler! Hep birden Allah'a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”[365][365] Zinet ve örtünme hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XIII, bulunan kadınlara da diyesin ki Eğsinler öne gözlerini, utanç yerlerin koruyalar, açık olanından başka, süslerin açmayalar, çekeler bürgülerin omuzlarına, erlerinden, kendi babalarından, kocasının babasından, kendi oğullarından, üvey oğullarından, kendi kardeşlerinden, kardeş oğullarından, ya da kadınlarından, yahut kölelerinden, yahut erlikten kesilmiş olan hizmetçilerden, kadınlarla, utanç yerini bilmeyen çocuklardan, başkalarına ziynetlerin açmayalar; saklamış oldukları ziynetlerin anlatmakçin, ayakların vurmayalar, ey inanmış olanlar! Hepiniz de Allaha tövbe ediniz, ola ki kurtulursunuz!» İnanan kadınlara da söyle, onlar da bakışlarını haramdan sakınsınlar, ırzlarını iffet ve namuslarını korusunlar ve açığa çıkanlardan el, yüz ve ayaklar hariç, ziynetlerini cazibeyi artıracak süslerini mahrem olmayan kimselere göstermesinler ve başlarına alacakları örtülerini yakalarının üzerinden aşağıya doğru salsınlar. Süslerini kocalarından, babalarından, kayınpederlerinden, oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin ya da kız kardeşlerinin oğullarından, kendi mü'min kadınlarından yahut yasal olarak sahip oldukları cariyelerinden veya kendilerine bağlı olup cinsel isteklerden yoksun bulunan erkek hizmetçilerinden ya da kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklardan başka kimsenin önünde açığa vurmasınlar. Gizledikleri süsleri bilinsin diye dikkat çekmek için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar! Hepiniz topluca, günahkârca davranışlardan dönüp Allah'a yönelin ki kurtuluşa, esenliğe erişesiniz! Bkz. 33/32 ve dipnotu, 33/59Bu iki ayette mü’min erkek ve mü’min kadının her ikisine de gözlerini haramdan sakınmaları ve ırzlarını iffet ve namuslar... Devamı..Mü’min kadınlar gözlerini harâma ’atf itmesünler ve ferclerini muhâfaza itsünler ve zînetlerinin yalnız zâhirde olanlarını göstersünler, memelerini örtsünler ve zînetlerini yalnız kocalarına veyâ pederlerine veyâ kocalarının pederlerine ve oğullarına ve kocalarının oğullarına ve birâderlerine ve birâderlerinin oğullarına ve hemşirelerinin oğullarına veyâ bunların zevcelerine ve kölelerine veyâ kadına ihtiyâcı olamayan erkek uşaklara ve yâhud henüz bir kadının a’zâ-yı tenâsüliyesini tefrîk idemeyen çocuklara göstersünler. Kadınlar gizli zînetlerini [1] gösterecek bir tarzda ayaklarını tahrîk itmesünler, kalblerinizi Allâh’a tevcîh idiniz ki mes’ûd olasınız.[1] Ayakdaki kadınlara da söyle Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar. Süslerini, kendiliğinden görünen kısmı müstesna, açmasınlar. Baş örtülerini yakalarının üzerine salsınlar. Süslerini kocaları veya babaları ve kayınpederleri veya oğulları veya kocalarının oğulları veya kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kızkardeşlerinin oğulları veya müslüman kadınları veya cariyeleri veya erkekliği kalmamış hizmetçiler, ya da kadınların mahrem yerlerini henüz anlamayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar! Saadete ermeniz için hepiniz tevbe ederek Allah'ın hükmüne kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Yüz ve el gibi görünen kısımlar müstesna, zînet yerlerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. Zinetlerini, kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babalarından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut müslüman kadınlardan, yahut sahip oldukları kölelerden, yahut erkekliği kalmamış hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri zinetler bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü’minler, hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz!Mümin kadınlara da söyle Gözlerini harama bakmaktan korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine kadar örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları mümin kadınlar, ellerinin altında bulunanlar köleleri, erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler. Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz. Bu âyette kadınlara, teşhir etmeleri yasaklanan zînet»ten maksadın ne olduğu konusunda farklı görüşler vardır Bir görüşe göre bu zinetten maksat, k... Devamı..İnanan kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar, iffetlerini korusunlar ve açıkta olması gereken yerleri hariç, alımlı yerlerini göstermesinler. Örtülerini göğüslerinin üzerine kapasınlar. Vücutlarının alımlı yerlerini kimseye göstermesinler; ancak kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kızkardeşlerinin oğulları, diğer kadınlar, cinsel iktidara sahip olmayan erkek hizmetkarlar ve işçiler ve kadınların cinsel yönlerini henüz anlamayan çocuklar hariç. Gizledikleri alımlı bölgelerini sergilemek/bildirmek için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar, topluca ALLAH'a yöneliniz ki başarılı kadınlara da söyle Gözlerini harama bakmaktan korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine kadar örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları mümin kadınlar, ellerinin altında bulunan köleleri, erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış cinsî güçten düşmüş hizmetçiler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki, kurtuluşa kadınlara da söyle gözlerini sakınsınlar, ırzlarını muhafaza etsinler, ziynetlerini açmasınlar, zâhir olanı başka ve baş örtülerini yakalarının üzerine vursunlar, ziynetlerini açmasınlar, ancak kendi kocalarına yâhud kendi babalarına kocalarının babalarına yâhud kendi oğullarına, yâhud kendi biraderlerine, yâhud kendi biraderlerinin oğullarına, yâhud hemşirelerinin oğullarına yâhud kendi kadînlarına yâhud kendi ellerindeki memlûklerine, yâhud ihtiyacı olmıyan erkeklerden uyuntulara, yahud henüz kadınların avretlerine muttali' olmıyan çocuklara, müstesna, gizledikleri ziynetleri bilindiye ayaklarını da vurmasınlar, hepiniz Allaha tevbe edin ey mü'minler ki felâh bulabilesinizVe de mü'min kadınlara söyle, bakışlarından bir kısmını sakınsınlar¹, ırzlarını² korusunlar. Doğal olarak görünmesi gerekli olanlar dışında, ziynetlerini³ açığa Örtüleri ile göğüslerini Ziynetlerini; kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kadınların tamamı, yeminle sahip oldukları6, kadına ihtiyaç duymayan erkek hizmetliler, kadınların avret yerlerinin7 henüz farkında olamayan çocuklar hariç, açığa vurmasınlar. Gizledikleri ziynetleri bilinsin diye, ayaklarını Ey mü'minler! Hepiniz topluca Allah'a tövbe edin. Umulur ki kurtuluşa Kötü niyetle bakmasınlar. 2- “Furuc”lerini korusunlar, yani mahrem yerlerini, namuslarını, ırzlarını korusunlar. 3- “Yaradılışı itibarıyla “biy... Devamı..Mü'min kadınlara da söyle gözlerini harama bakmakdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zînetlerini açmasınlar. Bunlardan görünen kısmı müstesna. Baş örtülerini, yakalarının üstünü kapayacak suretde, koysunlar. Zînet mahal lerini kendi kocalarından, yahud kendi babalarından, yahud kocalarının babalarından, yahud kendi oğullarından, yahud kocalarının oğullarından, yahud kendi biraderlerinden, yahud kendi biraderlerinin oğullarından, yahud kız kardeşlerinin oğullarından, yahud kendi kadınlarından, yahud kendi ellerindeki memlûkelerden, yahud erkeklerden yana ihtiyâcı olmayan ya'ni erkeklikden kalmış bulunan hizmetçilerden, yahud henüz kadınların gizli yerlerine muttali' olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri zînetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Hepiniz Allaha tevbe edin ey mü'minler. Tâki korkduğunuzdan emîn, umduğunuza nail kadınlara da söyle; gözlerini haramdan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar;1 el, yüz gibi görünen kısımları müstesnâ, ziynetlerini göstermesinler ve başörtülerini yakalarının üzerine kadar salsınlar!2 Ziynetlerini, kocaları veya babaları veya kocalarının babaları veya oğulları veya kocalarının oğulları veya erkek kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kız kardeşlerinin oğulları veya kendi kadınları Müslüman kadınlar veya sâhib oldukları câriyeleri veya pek yaşlı olmakla kadınlara karşı şehvetleri olmayan erkek hizmetçiler veya kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklardan başkasına göstermesinler!Gizlemekte oldukları ziynetleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar! Ey mü'minler! Hep birlikte Allah'a tevbe edin ki kurtuluşa eresiniz.1“Göz bir hassedir duygudur ki, ruh bu âlemi o pencere ile seyreder. Eğer Cenâb-ı Hakk’a satmayıp, belki nefis hesâbına çalıştırsan, geçici, devam... Devamı..İnanan kadınlara da, gözlerini harama bakmaktan korumalarını ve kadınlık organlarını gayri meşru ilişkilerden uzak tutmalarını söyle. Görünmesinde sakınca olmayan kısımların haricinde, güzel, çekici, süs yerlerini açmasınlar. Başörtülerini yakalarının üzerine vursunlar. Süs ve çekici bölgelerini kocalarından veya babalarından veya kayın pederlerinden veya oğullarından veya kocalarının oğullarından veya erkek kardeşlerinden veya erkek kardeşlerinin oğullarından veya kız kardeşlerinin oğullarından veya kendi kadınlarından veya sahip oldukları kölelerinden veya erkeklikten kesilmiş hadım erkeklerden veya kadınların avret yerlerinden anlamayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Ziynetlerinden gizli yerlerin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey İman edenler! Topluca Allah’a tövbe edin. Umulur ki kurtuluşa kadınlara da söyle de kötü gözle bakmaktan sakınsınlar. Ut yerlerini gizlesinler. Bezeneklerini açmasınlar. Görünecek kısımları olursa başka. Başörtülerini yakaları üstüne kadar indirsinler. Bezeneklerini kendi kocalarından, kendi babalarından kocalarının babalarından, kendi oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin oğullarından, kızkardeşlerinin oğullarından, dindaşı olan kadınlardan, kölelerinden, cariyerelerinden, erkekliği kalmamış hizmetçilerden, kadınların ut yerini bilmeyen çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri bezenekleri göstermek için ayaklarını birbirine vurmasınlar. Allah’a tövbe edin ey inananlar, onasınız kadınlara de ki gözlerini önlerine diksinler [³], utanacak yerlerini korusunlar. İş zamanında görünen şeylerden [⁴] maada ziynet yerleri olan bedenlerini göstermesinler. Baş örtülerini yakaları üzerine çeksinler [⁵], ziynet yerlerini [⁶] erlerinden veya kendi babalarından veya erlerinin babalarından veya kendi oğullarından veya erlerinin oğullarından veya kendi kardeşlerinden veya kardeşlerinin oğullarından veya kız kardeşlerinin oğullarından veya kendi kadınlarından [⁷] veya memlûklerinden [⁸] veya erkekliği kalmamış hizmetkârlardan [⁹] veya kadınların utanacak yerlerine muttali olmayan [¹⁰] çocuklardan başkasına göstermesinler, gizledikleri ziyneti bildirmek maksadıyle ayaklarını birbirine vurmasınlar [¹¹]. Mü/minler! Hepiniz Allah/a tövbe edin ki umduklarınıza ermiş olun.[3] Helâl olmayan şeylere bakmasınlar.[4] Yüz, el, ayak, elbise, yüzük gibi.[5] Gerdanlarını, göğüslerini, başlarını örtsünler.[6] Göğüslerini, başlar... Devamı..Ey Peygamber! Mü’min kadınlara da söyle, onlar da gözlerini yasak olandan sakınsınlar/çevirsinler. Onlar da edep yerlerini [furûcehunne] korusunlar. Takılarını [zînetehunne], kendiliğinden görünen kısmı hariç, teşhir etmesinler. Örtülerini [humurihinne] açık olan gerdanlıklarının üzerine salsınlar/göğüs açıklığını Takılarını; kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mü’min kadınlar yahut akitle sorumluluk aldıkları/köleler yahut erkekliği kalmamış hizmetçiler veya henüz kadınların mahrem yerlerinden haberleri olmayan erkek çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizlemekte oldukları takıları anlaşılsın diye ayaklarını yere Ey Mü’minler! Hepiniz birden Allah’a tevbe ediniz ki, kurtuluşa İslamiyet’ten önce Arap kadınlarının başlarında “hımar” dedikleri bir örtü vardı. Uçlarını arkadan bağlarlar, göğüs ve gerdanlık açıklığı gözükürdü... Devamı..Mümin kadınlara da de ki “Gözlerini harama çevirmekten kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; kendiliğinden görüneni müstesna süslerini açığa vurmasınlar. Başörtülerini, yakalarının üstüne kapatacak şekilde koysunlar. Süslerini kendi kocalarından ya da babalarından ya da kocalarının babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi mümin kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan budala kimselerden ya da kadınların mahrem yerlerini henüz anlamayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birlikte Allah'a tevbe edin; umulur ki kurtuluşa erişirsiniz!”İnanan kadınlara da söyle Onlar da bakışlarında ölçülü olsun, bakılması uygun olmayan yerlere bakmaktansakınsınlar. Her türlü ahlâksızlıktan, çirkin davranıştan uzak durarak, iffet ve namuslarını korusunlar. Toplum içine çıkarlarken, beşerî münâsebetlerin gereği olarak ve İslâm toplumundaki örf ve âdetlere göre açılmasında sakınca görülmeyen ağız, göz, el, ayak gibi uzuvlar veya elde olmayarak görünen yerler hariç, kadınsı câzibe ve güzelliklerini mahrem olmayan —yani kendisiyle evlenmeleri ebediyen haram olmayan— kimselere göstermesinler. Bir de, başlarına alacakları örtülerini, saçları, kulakları, boynu, gerdanlığı ve göğsü örtecek biçimdeyakalarının üzerinden salıversinler. Ayrıca, vücut hatlarını tamamen kapatan dış kıyafetlerini üzerlerine örtsünler 33. Ahzap 59. Gerek giyim kuşamlarında, gerek söz ve davranışlarında, mümin bir hanıma yaraşan ağırbaşlı ve edepli bir tavır takınsınlar. Kadınlar her türlü kadınsı güzelliklerini ve süslerini ancak kocalarına gösterebilirler. Saçları, kolları, ayak bilekleri... gibi ikinci dereceden süslerini ise, Babalarına, dedelerine, amcalarına, dayılarına, damatlarına,Kocalarının babalarına ve dedelerine, Öz oğullarına, torunlarına ve kocalarının başka bir kadından olanoğullarına, Öz veya üvey kardeşlerine, Öz veya üvey yeğenlerine, Ayrıca, süt emzirme sebebiyle mahrem olan süt kardeşi, süt babası, süt oğlu, süt yeğeni, süt amcası, süt dayısı gibi akrabalarına,Temiz ve güvenilir kadın arkadaşlarına, Sahip oldukları köle ve cariyelere, Kadınlara ilgi duymayacak derecede yaşlanmış olan erkek hizmetçilere,Ve kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan erkek çocuklara gösterebilirler. Bir de, gizledikleri güzelliklerini belli edecek şekilde ayaklarını yere vurarak kırıta kırıta yürümesin, tahrik edici davranışlarda bu kurallara uyduğunuz takdirde, temiz ve huzurlu bir toplum oluşturabilirsiniz. Fakat ne kadar titiz davransanız da, ufak tefek kusurlarınız, hatâlarınız olacaktır. Bunun için Ey inananlar, hepiniz kötülüklerden, günahlardan tövbe edip topluca Allah’a yönelin ki, dünyada ve âhirette kurtuluşa erebilesiniz. Günahlardan arınmış temiz ve sağlıklı bir toplum oluşturabilmek için yerine getirmeniz gereken önemli bir görev daha varKadın Müminler’e de söyle; bakışlarını sakınıp çevirsinler! Mahrem yerlerini korusunlar! Açıkta olan kısmı hariç zinetlerini açığa vurmasınlar! Örtülerini göğüslerine örtsünler! Onların kocaları veya babaları veya kocalarının babaları veya kendi oğulları veya kocalarının oğulları veya kendi kardeşleri veya kardeşlerinin oğulları veya kız kardeşlerinin oğulları veya kendi kadınları veya ellerinin mâlik oldukları veya Adamlar’dan İhtiyaç sahibi hariç Uyuntu Hizmetçiler veya Kadınlar’ın mahrem yerlerine vâkıf olmamış Çocuklar dışında zinetlerini göstermesinler / açıkca belli etmesinler / açmasınlar! Zinetlerinden gizleyecekleri şeylerin bilinmesi için ayaklarıyla vurmasınlar! Allah’a yönelin topluca, ey Müminler! Umulur ki kurtuluşa hanımlara söyle onlar da bakışlarını yumuşatsınlar. Onlar da avret mahallerini korusunlar. Görünen kısımları hariç, ziynet / değerli yerlerini göstermesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine etsinler. Kadınlar ziynet yerlerini ise sadece şu kimseler yanında açabilirler kocaları, öz babaları veya kayın babaları, öz ya da üvey oğulları, öz erkek kardeşleri, öz yeğenleri, kadınları ya da cariyeleri, Kadınlara ilgi duymayan iktidarsız erkekler, henüz avret bilincine ermemiş çocuklar... Kadınlar, gizledikleri ziynet / takı / güzellik farkedilsin diye ökçelerini vurmasınlar. Sevgili müminler! hepiniz Allah'a tövbe edin. Zira kurtuluşunuz buna kadınlara söyle; gözlerini haramdan sakınsınlar. Irzlarını korusunlar. Görünen kısımları müstesna! Cinsel cazibelerini ortaya çıkaran yerlerini göstermesinler. Başörtülerini göğüslerini örtecek şekilde yakalarının üzerine salsınlar. Kadınsal ziynetlerini hiç kimseye göstermesinler. Aile yaşamı içinde örfe uygun olarak giyinsinler. Aile içi giyimleriyle kocalarının, babalarının, kocalarının babalarının, oğullarının, üvey oğullarının, erkek kardeşlerinin, erkek kardeş oğullarının, kız kardeş oğullarının, Müslüman kadınların, evlerinde hizmetli olarak çalışanların, erkekliği kalmamış yaşlıların, kadınların mahrem yerlerini anlamayan küçük çocukların yanında beraber bulunabilirler. Karı kocanın özel odasındaki giyimleri bu kurallardan muaftır. Kadınlar ister ev içi giyimlerinde ister evin dışındaki giyimlerinde olsun, gizledikleri kadınsal özelliklerini ortaya çıkaracak şekilde ayaklarını yere vurarak yürümesinler. Kadınların cinsel özelliklerini ortaya çıkaran, kadınsı vücut hatlarını gösterecek dar şeffaf elbiseler giymesinler! Ey Müminler! Yaşamınızda yaptığınız hatalar varsa bir daha yapmamak üzere pişman olup tövbe ediniz ki; af edilerek Allah’ın hesabından kurtulma imkânınız olsun! Mümin kadınlara da söyle “Gözlerini harama bakmaktan kıssınlar [*] ve namuslarını korusunlar! Kendiliğinden görünen kısımları hariç olmak üzere, [*] ziynetlerini süslerini açmasınlar! Başörtülerini, yakalarının üzerine vurup salsınlar! [*] Kocaları veya babaları veya kocalarının babaları veya kendi oğulları veya kocalarının oğulları veya erkek kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kız kardeşlerinin oğulları veya kendi kadınları veya meşru olarak ellerinin altında bulunanlar veya şehvet sahibi olmayıp evde bulunan erkek yaşlı hizmetçiler veya kadınların avretlerinin henüz farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini açmasınlar! Gizlemekte oldukları ziynetleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar! Ey müminler! Hep birden Allah’a yönelin ki kurtulasınız!”Burada ve bir önceki ayette geçen [min absâri] ifadesindeki [min] edatı, bakışların “hepsinin” değil de “bir kısmının” kısılmasının emredildiğini anla... Devamı..Müslüman kadınlara da söyle “Gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar ve kendiliğinden görüneni¹ hariç vücut ziynetlerini² teşhir Başörtülerini,⁴ yakalarının üstünü kapatacak şekilde örtsünler. Vücut ziynetlerini, kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, kardeşlerinden, kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, Müslüman kadınlardan,⁵ cariyelerinden, kadınlara arzusu kalmayan⁶ erkek hizmetçilerden ve henüz kadınların mahrem yerlerini tanımayan erkek çocuklardan⁷ başkasına⁸ Bir de Gizledikleri ziynetleri¹⁰ bilinsin diye ayaklarını yere Ey mü’min erkek ve kadınlar! Gerçek kurtuluşunuzu umabilmek için hep birlikte bu emirleri yaşayarak Allah’a, tevbe Vücut ziynetlerinden dışa gelen örtülse bile görünmesi tabiî olanı bu hükümden müstesnadır ve başka bir hükme tabidir ki bunlar örtünün dış tarafıyl... Devamı..İnanan kadınlara söyle, onlar da gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler; iffetlerini korusunlar; [örfen] görünmesinde sakınca olmayan yerleri ³⁷ dışında, cazibe ve güzelliklerini açığa vurmasınlar; ve bunun için, başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar. ³⁸ Cazibe ve güzelliklerini kocalarından, babalarından, kayınpederlerinden, oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin ya da kız kardeşlerinin oğullarından, kendi evlerindeki kadınlardan, yahut yasal olarak sahip oldukları kimselerden, yahut kendilerine bağlı olup cinsel isteklerden yoksun bulunan erkeklerden, ³⁹ ya da kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklardan başka kimsenin önünde açığa vurmasınlar; ve [yürürken] gizli görkem ve güzelliklerini belli edecek şekilde ⁴⁰ ayaklarını yere vurmasınlar. Ve siz, ey müminler, hepiniz topluca, günahkarca davranışlardan dönüp Allah’a yönelin ki kurtuluşa, esenliğe erişesiniz! ⁴¹37 Bizim “[örfen]” sözcüğüyle yaptığımız ilave illâ mâ zahera minhâ ifadesiyle ilgili olarak ilk İslam alimlerinin ve özellikle Râzî’nin kaydettiğine... Devamı..Mümin hanımlara da söyle, onlar da bakışlarını haramdan sakınsınlar, iffet ve namuslarını korusunlar. Zorunlu olarak görünenlerin dışında ziynet yerlerini göstermesinler, başörtülerini de göğüs ve gerdanlarının üstüne sarkıtsınlar, cazibe ve güzelliklerini kimseye göstermesinler. Yalnız kocaları, babaları, kayın babaları, öz oğulları, üvey oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mümin kadınlar, malik olduklarınız, kadına ihtiyaç duymayan erkek hizmetçiler veya kadınlara istekleri gelişmemiş küçük çocuklar bunun dışındadır. Bir de yürürken ziynetlerini teşhir etmek için ayaklarını yere sert vurmasınlar. Ey müminler yapmış olduğunuz hatalardan tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz. 12/23...32, 19/19- 20, 24/30- 60, 58- 59Mü’min kadınlara da söyle, bakışlarını yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar, cazibe ve güzelliklerini, bunlardan görünen kısımlar dışında,[³⁰⁰⁶] kamuya açmasınlar;[³⁰⁰⁷] bunun için de, başörtülerini yakalarının üzerine sıkıca tuttursunlar;[³⁰⁰⁸] cazibe ve güzelliklerini yalnızca kocalarına, babalarına, kayınbabalarına, oğullarına, üvey oğullarına, kardeşlerine, erkek kardeşlerinin oğullarına, kız kardeşlerinin oğullarına, kendi evlerindeki kadınlara,[³⁰⁰⁹] meşru şekilde malik oldukları kimselere,[³⁰¹⁰] ya da emirleri altındaki cinsel arzudan yoksun erkek hizmetlilere, veya kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklara açabilirler; bir de yürürken, gizli olan ziynetlerini teşhir etmek için ayaklarını yere vurmasınlar.[³⁰¹¹] Siz ey iman edenler! Topyekûn günahları terk edip Allah’a yönelin ki, mutluluk ve kurtuluşa erebilesiniz.[3006] Bu, kadın cazibe ve güzelliğinden kamuya açılması serbest olan miktarı gösteren bir istisna cümlesidir. Bizim harfiyyen çevirdiğimiz illâ mâ za... Devamı..Ve mü'min kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar ve avret mahallerini muhafaza etsinler ve ziynetlerini açmasınlar, onlardan her zahir olanı müstesna ve başörtülerini yakalarının üzerine sarkıtsınlar ve ziynetlerini açıvermesinler. Ancak kocalarına veyahut kendi babalarına veya kocalarının babalarına veya kendi oğullarına veya kocalarının oğullarına veya kendi kardeşlerine veya kendi kardeşlerinin oğullarına veya kendi kızkardeşlerinin oğullarına veyahut kendi kadınlarına veya kendi ellerinin malik olduğu cariyelerine veyahut erkeklikten kesilmiş hizmetçilerine veya kadınların avret mahellerine muttali olmayan çocuklara karşı açıverilmesi müstesna. Ve ziynetlerinden gizledikleri bilinsin diye ayaklarını da birbirine vurmasınlar. Ve cümleten Allah'a tevbe ediniz, ey mü'minler! Tâ ki felaha kadınlara da bakışlarını kısmalarını ve edep yerlerini açmaktan ve günahtan korumalarını söyle. Yine söyle ki mecburen görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini yakalarının üzerini kapatacak şekilde örtsünler. Zinet takılan yerlerini kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, üvey oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mümin kadınlar, ellerinin altında bulunanlar köleler, erkeklikten kesilip kadınlara ihtiyaç duymayan hizmetçileri veya henüz kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklar dışında kimseye göstermesinler. Saklı zinetlerine dikkat çekmek için, ayaklarını da vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz toptan Allah'a tövbe ediniz ki felaha eresiniz! [35, 59]Zinetlerden maksat, ya kolye, küpe, bilezik gibi zinetlerin yerleri yahut bizzat zinet eşyalarıdır. Birinci görüş daha ağır basar. Örtülecek yerlerden... Devamı..İnanan kadınlara da söyle "Bazı bakışlarını kıssınlar, ırzlarını korusunlar. Süslerini göstermesinler. Ancak kendiliğinden görünenler hariç. Baş örtülerini göğüs yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler. Yalnız kocalarına, yahut babalarına, yahut kocalarının babalarına, yahut oğullarına, yahut kocalarının oğullarına, yahut kardeşlerine, yahut kardeşlerinin oğullarına, yahut kızkardeşlerinin oğullarına, yahut kadınlarına, yahut ellerinin altında bulunankölelerine, yahut kadına ihtiyacı bulunmayan erkek tabi'lerine, yahut henüz kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklara gösterebilir. Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını vurmasınlar. Ey mü'minler, topluca Allah'a tevbe edin ki felaha eresiniz.283 Bunların görünmesinde bir günâh yoktur. Bir tefsîre göre süsten maksat, süs yerleridir. Buna göre kendiliğinden görünecek süs yerleri, örtünme h... Devamı..Mü'min kadınlara söyle ki Helâl olmayan şeye nazardan gözlerini men' itsünler ve ferclerini hıfz iylesünler 'avret yerlerini örtsünler ve zînetlerini, onlardan zâhir olanlardan gayrısını setri mümkün olmayanlardan başkasını göstermesünler ve baş örtülerini yakaları üzerine çeksünler ve zînetlerini kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, üveği oğullarından, kardaşlarından, kardaşlarının oğullarından, kız kardaşlarının oğullarından, kadınlardan, köle ve câriyelerinden yâhud ricâlden kadınlara meyli olmayan çok ihtiyâr, hadım ve sâire gibi ittibâ'larından veyâ kadınların 'avretini bilmeyen küçük çocuklardan gayrısına âşikâr itmesünler ve zînetlerinden gizledikleri şeyi bilinsün içün ayaklarını yere veyâ birbirine urmasunlar. Ey Mü'minler! Cümleniz Allâh'a tevbe idiniz ki felâha kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar; ferçlerini kolları ile bacakları arasındaki organlarını korusunlar. Güzelliklerinden [1] görünen kısım [2] dışındakileri açmasınlar. Başörtülerinin bir kısmını yakalarının üstüne vursunlar. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları, elleri altında bulunan esirler, kadına ihtiyacı kalmamış erkekler ve kadınların edep yerlerine ilgi duymayan küçük çocuklar[3] dışında hiç kimseye süslerini açmasınlar. Gizledikleri güzellikleri bilinsin[4] diye ayaklarının bir bölümü ile yere vurmasınlar. Müminler, hep birlikte Allah’a yönelin ki umduğunuza kavuşasınız.[1] Güzellik diye meal verdiğimiz kelime ziynet = الزينة'tir. Bazıları bunun, dış elbise veya süs olduğunu söyler. Dış elbise, hem kadının hem erkeğin... Devamı..Mümin kadınlara da söyle, bakışlarını sakınsınlar ve mahrem yerlerini korusunlar. Açıkta olan kısmı hariç zinetlerini göstermesinler. Başörtüleri ile yakalarının üzerini de kapatsınlar. Süslerini; kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, kendi kardeşleri, kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendisi gibi kadınlar, kendi cariyeleri, erkekliği kalmamış hizmetçileri, kadınların mahrem yerlerini henüz bilmeyen çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süslerinin bilinmesi için ayaklarını yere müminler, kurtuluşa ermek için hep birden Allah'a tevbe edin!Mü'min kadınlara söyle Onlar da bakışlarını sakınsınlar, iffetlerini korusunlar, zorunlu olarak görünenin4 dışında ziynetlerini göstermesinler; örtülerini, yakalarını kapatacak şekilde örtsünler.5 Kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, erkek kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından,6 ellerinin altında bulunan kölelerden, erkeklikten kesilmiş hizmetçilerinden ve kadınların mahremiyetlerine henüz vakıf olmayan çocuklardan başkasına ziynet yerlerini göstermesinler. Saklı ziynetlerini fark ettirmek için de ayaklarını yere vurmasınlar. Hepiniz Allah'a tevbe edin, ey mü'minler, tâ ki kurtuluşa eresiniz.4 Örtünün dış tarafı ile el, yüz ve ayaklar.5 Başörtüsünü arkaya salarak göğüs kısmını açıkta bırakmak şeklindeki bir Cahiliyet dönemi âdetine kar... Devamı..Mümin kadınlara da söyle Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını korusunlar. Süslerini/zînetlerini, görünen kısımlar müstesna, açmasınlar. Örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler Kocaları yahut babaları yahut kocalarının babaları yahut oğulları yahut kocalarının oğulları yahut kardeşleri yahut erkek kardeşlerinin oğulları yahut kız kardeşlerinin oğulları yahut kendi kadınları yahut ellerinin altında bulunanlar yahut ihtiyaç içinde olmayan erkeklerden kendilerinin hizmetinde bulunanlar yahut kadınların kaygı duyulacak yerlerini henüz anlayacak yaşa gelmemiş çocuklar. Süslerinden, gizlemiş olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, Allah'a topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz!daħı eyit mü’mine 'avratlara örtsünler gözlerinüñ bir nicesin daħı śaķlasunlar ferclerini. daħı göstermesünler bezeklerini illā anı kim görindi andan. daħı bıraķsunlar derinçeklerini göncükleri üzere. daħı göstermesünler bezeklerini illā erenlerine yā atalarına yā erenleri atalarına yā oġlanlarına yā erenleri oġlanlarına yā ķarındaşlarına yā ķarındaşları oġlanlarına yā ķız ķarındaşları oġlanlarına yā 'avratlarına ya'nį müsülmān 'avratlar yā anlar kim mālik oldı elleri ya'nį ķullar yā teba' olıcılar ḥācet işlerinden ayruķ erenlerden ya'nį 'avrata ḥāceti olmaya miħneŝ gibi 'innįn gibi yā küccük oġlanlar kim anlar ħaberlü olmadılar 'avratlaruñ örtmeġi vācib olmış yirlerine. daħı urmasuñ ayaķlarına tā biline ol kim gizlerler bezeklerinden. [188a] daħı tevbe eyleñ Tañrı’ya dükeli ay mü’minler! ola kim siz eyit mü’min avratlara, gözlerin yumsunlar ve ferclerin göstermesünler bezeklerini kimseye, illā ol nesne ki āşikāredür andansürme gibi yüzük gibi. Daḫı göstermesünler bezeklerin illā erlerine, yā ata‐larına, yā erleri atalarına, yā oġlanlarına, yā ataları oġlanlarına, yāḳarındaşlarına, yā ḳarındaşları oġlanlarına, yā ḳız ḳardaş oġlanlarına, yāṭapucı avratlarına, yā ḳullarına ve ḳırnaḳlarına, yā tābi olanlara ki avrat‐lara yatışmaḳ bilmezler er kişilerden, yā kiçik oġlanlar kim avratlar em‐rinden nesne bilmezler. Daḫı ayaḳların yire ḳaḳmasunlar, bilinmeg‐içün gizledükleri nesne bezeklerinden ki ḫalḫāldur. Daḫı Allāha dönüñüz barçañuziy mü’minler. Ola kim siz iflāḥ qadınlara de ki, gözlərini haram buyurulmuş şeylərdən çevirsinlər naməhrəmə baxmasınlar, ayıb yerlərini zinadan qorusunlar və ya örtülü saxlasınlar; öz-özlüyündə görünən əl, üz istisna olmaqla, zinətlərini zinət yerləri olan boyun, boğaz, qol, ayaq və s. naməhrəmə göstərməsinlər; baş örtüklərini yaxalarının üstünə çəksinlər boyunları və sinələri görünməsin; zinət yerlərini ərlərindən, yaxud öz atalarından, yaxud ərlərinin atalarından qayınatalarından, yaxud öz oğullarından, yaxud ərlərinin oğullarından, yaxud öz qardaşlarından, yaxud qardaşlarının oğullarından, yaxud bacılarının oğullarından, yaxud öz müsəlman qadınlarından, yaxud sahib olduqları müşrik cariyələrdən, yaxud kişiliyi qalmamış onlarla birlikdə yemək yeyən xidmətçilərdən, yaxud qadınların məhrəm yerlərini hələ anlamayan uşaqlardan başqasına göstərməsinlər; gizlətdikləri bəzək şeylərini xalxallarını göstərmək üçün ayaqlarını yerə və ya bir-birinə vurmasınlar. Ey mö’minlər! Hamınız Allaha tövbə edin ki, nicat tapasınız! Mətləbinizə çatasınız!And tell the believing women to lower their gaze and be modest, and to display of their adornment only that which is apparent, and to draw their veils over their bosoms, and not to reveal their adornment save to their own husbands or fathers or husbands fathers, or their sons or their husbands' sons, or their brothers or their brothers' sons or sisters sons, or their women, or their slaves, or male attendants who lack vigour, or children who know naught of women's nakedness. And let them not stamp their feet so as to reveal what they hide of their adornment. And turn unto Allah together, O believers, in order that ye may say to the believing women that they should lower their gaze and guard2984 their modesty; that they should not display their beauty and ornaments2985 except what must ordinarily appear thereof; that they should draw their veils over their bosoms and not display their beauty except to their husbands, their fathers, their husband´s fathers, their sons, their husbands´ sons, their brothers or their brothers´ sons, or their sisters´ sons, or their women, or the slaves whom their right hands possess, or male servants free of physical needs, or small children who have no sense of the shame of sex; and that they should not strike their feet in order to draw attention to their hidden ornaments.2986 And O ye Believers! turn ye all together towards Allah, that ye may attain Bliss.29872984 The need for modesty is the same in both men and women. But on account of the differentiation of the sexes in nature, temperaments, and social li... Devamı..
Meal Ayet Arapça يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَٓاءِ الْمُؤْمِن۪ينَ يُدْن۪ينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلَاب۪يبِهِنَّۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَنْ يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَۜ وَكَانَ اللّٰهُ غَفُورًا رَح۪يمًا Türkçe Okunuşu * Yâ eyyuhâ-nnebiyyu kul li-ezvâcike vebenâtike venisâ-i-lmu/minîne yudnîne aleyhinne min celâbîbihinnec żâlike ednâ en yu’rafne felâ yu/żeynek vekânaAllâhu ġafûran rahîmân 1. Ömer Çelik Meali Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin hanımlarına söyle evlerinden dışarı çıktıkları zaman dış örtülerini üzerlerine alsınlar. Bu, onların iffetli kadınlar olarak tanınmaları ve kötü insanlar tarafından sözlü veya fiilî tâcize uğrayıp incitilmemeleri açısından en uygun yoldur. Allah, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir. 2. Diyanet Vakfı Meali Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınması ve incitilmemesi için en elverişli olan budur. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. 3. Diyanet İşleri Eski Meali Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına, dışarı çıkarken üstlerine örtü almalarını söyle; bu, onların hür ve namuslu bilinmelerini ve bundan dolayı incitilmemelerini daha iyi sağlar. Allah bağışlar ve merhamet eder. 4. Diyanet İşleri Yeni Meali Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına söyle, bedenlerini örtecek elbiselerini giysinler. Bu, onların tanınıp incitilmemelerine de daha uygundur. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. 5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına hep söyle de cilbablarından dış elbiselerinden üzerlerini sımsıkı örtsünler. Bu onların tanınmalarına, tanınıp da eziyet edilmemelerine en elverişli olandır. Bununla beraber Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. 6. Elmalılı Meali Orjinal Meali Ey o Peygamber! Zevcelerine ve kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına hep söyle cilbâblarından üzerlerini sıkı örtsünler, bu onların tanınmalarına, tanınıp da eza edilmemelerine en elverişli olandır, bununla beraber Allah bir gafûr rahîm bulunuyor 7. Hasan Basri Çantay Meali Ey peygamber, zevcelerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına dış elbiselerinden üstlerine giymelerini söyle. Bu, onların tanılıb ezâ edilmemelerine daha uygundur. Allah çok yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir. 8. Hayrat Neşriyat Meali Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına söyle, başlarını ve yüzlerini kapatacak şekilde dış örtülerinden çarşaflarından bir kısmıyla üzerlerini örtsünler! Bu, onların iffetli olarak tanınıp da rahatsız edilmemeleri için daha yakındırdaha elverişlidir. Allah ise, Gafûr çok bağışlayandır, Rahîm çok merhamet edendir. 9. Ali Fikri Yavuz Meali Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, kendilerini baştan aşağı örten elbiselerinden giyib örtünsünler. İşte, böyle giyinmeleri, iffetli tanınıb da ahlâksızlar tarafından eziyyet edilmemelerine daha elverişlidir. Allah Gafûr'dur= çok bağışlayıcıdır. Rahîm'dir= çok merhametlidir. 10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ey Peygamber! Zevcelerine ve kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına de ki, üzerlerine feracelerini sıkı örtsünler. Bu, onların tanınmalarına ve eza edilmemelerine en yakın en muvafık bir sebebdir. Ve Allah en çok mağfiret edendir, çok merhametli olandır. 11. Ümit Şimşek Meali Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin hanımlarına söyle, örtülerini üzerlerine alsınlar. Onların iffetli hanımlar olarak tanınmaları ve eziyete uğramamaları için bu daha uygundur. Allah ise çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir. 12. Yusuf Ali English Meali O Prophet! Tell thy wives and daughters, and the believing women, that they should cast their outer garments over their persons when abroad that is most convenient, that they should be known as such and not molested. And Allah is Oft- Forgiving, Most Merciful. Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahzâb Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız * Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.
Meal Ayet Arapça وَمَنْ يَقْنُتْ مِنْكُنَّ لِلّٰهِ وَرَسُولِه۪ وَتَعْمَلْ صَالِحًا نُؤْتِهَٓا اَجْرَهَا مَرَّتَيْنِۙ وَاَعْتَدْنَا لَهَا رِزْقًا كَر۪يمًا Türkçe Okunuşu * Vemen yaknut minkunne liAllâhi ve rasûlihi veta’mel sâlihan nu/tihâ ecrahâ merrateyni ve a’tednâ lehâ rizkan kerîmân 1. Ömer Çelik Meali Sizden kim de Allah’a ve Rasûlü’ne itaat eder, sâlih ameller işlerse, onun mükâfatını iki kat vereceğiz. Biz ona cennette çok hoş, güzel ve bol bir rızık hazırlamışızdır. 2. Diyanet Vakfı Meali Sizden kim, Allah'a ve Resûlüne itaat eder ve yararlı iş yaparsa ona mükâfatını iki kat veririz. Ve ona cennette bol rızık hazırlamışızdır. 3. Diyanet İşleri Eski Meali Sizlerden Allah'a ve Peygamberine boyun eğip yararlı iş işleyenlere ecrini iki kat veririz; ona cömertçe rızık hazırlamışızdır. 4. Diyanet İşleri Yeni Meali İçinizden kim Allah’a ve Resûlüne itaat eder ve salih bir amel işlerse, ona mükâfatını iki kat veririz. Biz, ona bereketli bir rızık hazırlamışızdır. 5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Yine sizden her kim Allah'a ve Resulü'ne boyun eğer, salih bir amel işlerse, ona da mükâfatını iki kat veririz. Hem onun için bol bir rızık hazırlamışızdır. 6. Elmalılı Meali Orjinal Meali Yine sizden her kim Allaha ve Resulüne divan durub salih bir amel işlerse ona da ecrini iki kerre veririz, hem onun için kerîm bir rızık hazırlamışızdır 7. Hasan Basri Çantay Meali Sizden kim de Allaha ve peygamberine itaat eder, iyi amel ve hareket de bulunursa ona da mükâfatını iki kerre veririz. Hem biz ona çok şerefli bir rızık da hazırlamışızdır. 8. Hayrat Neşriyat Meali Fakat içinizden kim, Allah'a ve Resûlüne itâat eder ve sâlih bir amel işlerse, ona mükâfâtını iki kat veririz ve Cennette onun için çok hoş bir rızık hazırlamışızdır. 9. Ali Fikri Yavuz Meali Ey Peygamberin hanımları, yine sizden kim Allah'a ve Peygamberine itaat eder, salih amel işlerse, ona da mükâfatını iki kat veririz. Hem onun için cennetde güzel bir rızık hazırlamışızdır. 10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve kim ki, sizden Allah için ve Peygamberi için itaat ederse ve sâlih amelde bulunursa ona mükâfaatını iki defa veririz ve onun için bir kerîm rızk hazırlamışızdır. 11. Ümit Şimşek Meali Sizden Allah'a ve Resulüne itaat eden ve güzel işler yapanlara da ödüllerini iki kat veririz. Onlar için Biz ardı arkası kesilmeyecek bir rızık hazırlamışızdır. 12. Yusuf Ali English Meali But any of you that is devout in the service of Allah and His Messenger, and works righteousness,- to her shall We grant her reward twice and We have prepared for her a generous Sustenance. Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahzâb Sûresi 31. ayetinin tefsiri için tıklayınız * Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.
❬ Önceki Sonraki ❭ Your browser doesn’t support HTML5 audio ۞ وَمَن يَقْنُتْ مِنكُنَّ لِلَّهِ وَرَسُولِهِۦ وَتَعْمَلْ صَٰلِحًا نُّؤْتِهَآ أَجْرَهَا مَرَّتَيْنِ وَأَعْتَدْنَا لَهَا رِزْقًا كَرِيمًا Ve men yaknut min kunne lillâhi ve resûlihi ve ta’mel sâlihan nu’tihâ ecrehâ merreteyni ve a’tednâ lehâ rızkan kerîmâkerîmen. İçinizden kim Allah’a ve Resûlüne itaat eder ve salih bir amel işlerse, ona mükâfatını iki kat veririz. Biz, ona bereketli bir rızık hazırlamışızdır. Türkçesi Kökü Arapçası fakat kim وَمَنْ ita’ate devam ederse ق ن ت يَقْنُتْ sizden مِنْكُنَّ Allah’a لِلَّهِ ve Resulüne ر س ل وَرَسُولِهِ ve yaparsa ع م ل وَتَعْمَلْ yararlı iş ص ل ح صَالِحًا ona veririz ا ت ي نُؤْتِهَا mükafatını ا ج ر أَجْرَهَا iki kez م ر ر مَرَّتَيْنِ ve hazırlamışızdır ع ت د وَأَعْتَدْنَا onun için لَهَا bir rızık ر ز ق رِزْقًا bol ك ر م كَرِيمًا Diyanet İşleri Başkanlığı İçinizden kim Allah’a ve Resûlüne itaat eder ve salih bir amel işlerse, ona mükâfatını iki kat veririz. Biz, ona bereketli bir rızık hazırlamışızdır. Diyanet Vakfı Sizden kim, Allah´a ve Resûlüne itaat eder ve yararlı iş yaparsa ona mükâfatını iki kat veririz. Ve ona cennette bol rızık hazırlamışızdır. Elmalılı Hamdi Yazır Sadeleştirilmiş Yine sizden her kim Allah ve Resulüne divan durup iyi bir iş yaparsa ona da mükafatını iki kere veririz. Ayrıca onun için bol bir rızık hazırlamışızdır. Elmalılı Hamdi Yazır Yine sizden her kim Allah´a ve Resulü´ne boyun eğer, salih bir amel işlerse, ona da mükâfatını iki kat veririz. Hem onun için bol bir rızık hazırlamışızdır. Ali Fikri Yavuz Ey Peygamberin hanımları, yine sizden kim Allah’a ve Peygamberine itaat eder, salih amel işlerse, ona da mükâfatını iki kat veririz. Hem onun için cennetde güzel bir rızık hazırlamışızdır. Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal Yine sizden her kim Allaha ve Resulüne divan durub salih bir amel işlerse ona da ecrini iki kerre veririz, hem onun için kerîm bir rızık hazırlamışızdır Fizilal-il Kuran Fakat sizden kim Allah´a ve Resulüne uymaya devam eder ve yararlı iş yaparsa ona da mükafatı iki kat veririz ve cennette onun için bol bir rızık hazırlamışızdır. Hasan Basri Çantay Sizden kim de Allaha ve peygamberine itaat eder, iyi amel ve hareket de bulunursa ona da mükâfatını iki kerre veririz. Hem biz ona çok şerefli bir rızık da hazırlamışızdır. İbni Kesir Sizden her kim de Allah´a ve Rasulüne boyun eğip salih amel işlerse; onun mükafatını da iki kat veririz. Hem Biz, ona cömertçe bir rızık da hazırlamışızdır. Ömer Nasuhi Bilmen Ve kim ki, sizden Allah için ve Peygamberi için itaat ederse ve sâlih amelde bulunursa ona mükâfaatını iki defa veririz ve onun için bir kerîm rızk hazırlamışızdır. Tefhim-ul Kuran Ama sizden kim de Allah´a ve Resulü´ne gönülden itaat eder ve salih bir amelde bulunursa, ona da ecrini iki kat veririz. Ve biz ona üstün bir rızık da hazırlamışızdır.
❬ Önceki Sonraki ❭ يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِىُّ قُل لِّأَزْوَٰجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَآءِ ٱلْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَٰبِيبِهِنَّ ۚ ذَٰلِكَ أَدْنَىٰٓ أَن يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَ ۗ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal Ey o Peygamber! Zevcelerine ve kızlarına ve mü´minlerin kadınlarına hep söyle cilbâblarından üzerlerini sıkı örtsünler, bu onların tanınmalarına, tanınıp da eza edilmemelerine en elverişli olandır, bununla beraber Allah bir gafûr rahîm bulunuyor
ahzap 59 nur 31 suresi meali